BAE ve Amerika: İnovasyon ve İlerleme Ortaklığı
50 yıl önce, NASA’dan astronotlar ve bilim insanlarından oluşan bir Amerikan heyeti, Birleşik Arap Emirlikleri’nin kurucusu Şeyh Zayed Bin Sultan Al Nahyan’a Apollo’nun Ay’a yaptığı seferleri anlatmak üzere Abu Dabi’ye bir ziyaret gerçekleştirdi.
O dönemde, kimse BAE’nin NASA’nın Artemis görevlerinde ana ortaklardan biri olacağını ve Ay yörüngesinde inşa edilecek Gateway programına hayati katkılar sağlayarak insanlığı tekrar Ay’a götürecek projelerde yer alacağını öngöremezdi.
Bu tarihî gelişme, BAE'nin ABD Büyükelçisi Yusuf Mana Al Otaiba ve ABD’nin BAE Büyükelçisi Martina Strong’un 21 Eylül 2024 tarihli The National gazetesinde yayımlanan ortak makalesinde ele alındı.
Önümüzdeki hafta BAE Devlet Başkanı Şeyh Mohammed Bin Zayed Al Nahyan’ın Washington’a yapacağı ziyaret ve ABD Başkanı Joe Biden ile Beyaz Saray’da gerçekleştireceği toplantı, iki ülke arasında yarım asırdan fazla süredir devam eden iş birliğinin önemini vurguluyor.
Bu ortaklık, her iki ülkeye de refah, güvenlik ve bilimsel ilerleme kazandırdı.
Akıllı Geleceğin Liderleri: BAE ve ABD
Makalede, özellikle gelişmiş teknolojiler ve yapay zeka alanlarında ABD ve BAE'nin en hızlı ve yakın iş birliği içinde olan ülkelerden olduğu belirtiliyor. ABD’nin Silikon Vadisi’nden BAE’nin "Silikon Vahası"na kadar uzanan bu ortaklık, yapay zeka ve inovasyon alanında büyük ilerlemeler kaydetti.
Google, Meta, IBM ve Microsoft’un BAE'deki varlığı, bu ülkedeki teknoloji sektörü ile Amerika arasındaki güçlü bağların bir göstergesidir.
Bu hafta Abu Dabi merkezli MGX firması, Microsoft ve ABD'li yatırım şirketi BlackRock ile birlikte teknoloji altyapısına yatırım yapacak yeni bir platform başlattı. Ayrıca, Silikon Vadisi’nde yer alan Cerebras şirketi, BAE merkezli G42 ile dünyanın en hızlı yapay zeka süper bilgisayarlarını kurmak için iş birliği yaptı.
Bu çalışmalar, ABD ve BAE arasındaki inovasyon ekonomisini güçlendirmekte ve binlerce yeni iş fırsatı yaratıyor.
BAE’de, G42 ve Microsoft Azure iş birliğiyle yeni bir bulut bilişim platformu kurulurken, Nvidia, AMD ve Qualcomm gibi Amerikan teknoloji devleriyle de ortaklıklar geliştirilerek ileri teknoloji altyapısı genişletiliyor. Bu iş birlikleri, veri güvenliği ve hassas teknolojilerin korunması, araştırma ve eğitimde yeni fırsatlar yaratma konularında da önemli adımlar atılmasına katkı sağlıyor.
Nükleer Enerji ve İklim Çözümleri
BAE ile ABD arasındaki nükleer iş birliği de yeni nesil teknolojilerin güvence altına alınmasında örnek teşkil ediyor. 2009’da imzalanan “123 Anlaşması” ile BAE, düşük emisyonlu nükleer enerji geliştirerek veri merkezlerine düşük karbonlu elektrik sağlama yolunda önemli bir ilerleme kaydetti.
Bu ziyarette ayrıca, geçtiğimiz aralık ayında BAE’nin ev sahipliği yaptığı COP28 İklim Konferansı’ndan doğan iş birliği ele alınacak. Bu konferans, ABD ile BAE arasındaki iklim kriziyle mücadelede ve enerji dönüşümünü hızlandırma yönündeki iş birliğinin dönüm noktası olarak kabul ediliyor.
50 Yıllık Ticari İş Birliği
Makale, ileri teknolojiler ve iklim çalışmalarının yeni iş fırsatları yarattığını ve bu durumun Amerikan şirketlerini, girişimcilerini ve yatırımcılarını BAE'ye çektiğini vurguluyor.
BAE’nin iş dünyasında bir kavşak noktası haline gelmesi, Orta Doğu, Afrika, Hindistan ve Asya pazarlarına açılan bir kapı sunuyor. Şu anda BAE’de 1500’den fazla Amerikan şirketi faaliyet gösteriyor ve bu şirketler, ülkenin ekonomisinin büyümesine ve çeşitlenmesine katkı sağlıyor. Ayrıca, 50 binden fazla Amerikalı BAE’yi evi olarak kabul ediyor.
BAE, ABD ekonomisine 1 trilyon dolardan fazla yatırım yapmış durumda ve aynı zamanda ABD’nin Orta Doğu’daki en büyük ihracat pazarı konumunda bulunuyor. 2023 yılında iki ülke arasındaki ticaret hacmi 31 milyar doları aşarak rekor seviyelere ulaştı.
Gelecek 50 Yıla Bakış
BAE ve ABD, Orta Doğu’da barış, istikrar ve refahı sağlamaya yönelik güçlü güvenlik iş birliği ile de dikkat çekiyor. Her iki ülke, bölgesel çatışmalara karşı çok taraflı diplomatik çözümleri destekliyor ve Gazze ile Sudan gibi bölgelerde insani yardımları artırmak için birlikte çalışıyor.
İki ülkenin savunma ve terörle mücadele alanındaki ortaklığı, hem bölgenin hem de dünyanın güvenliği için hayati önem taşıyor. Son 30 yılda BAE ve ABD orduları altı farklı çatışmada birlikte görev yaptı ve bu ortaklık, iki ülke arasındaki bağları daha da güçlendirdi.
BAE ve ABD, iş birliklerini sürdürerek, yeni fırsatları keşfederek ve karşı karşıya oldukları zorluklarla mücadele etmeye devam edecek. Tıpkı Apollo misyonlarının bilim insanlarını ve mühendisleri ilham kaynağı yaptığı gibi, BAE ve ABD de Gateway projesi ve diğer birçok iş birliği ile birlikte geleceği inşa ediyor.
Şeyh Zayed Bin Sultan Al Nahyan’ın “İnsanoğlu istediğinde her şeyi başarabilir; hiçbir şey imkânsız değildir” sözü, bu iş birliğinin ruhunu yansıtıyor.
